Sayfa Yükleniyor...



Blog

Tüm Kategori Konuları

hasimato-hastaligi-ile-tiroid-bezi.jpg?fit=750%2C417&ssl=1
31/May/2019

HAŞİMATO hastası olan annemin uzun yıllar sonuç almadığı ilaçlarla süren tedavisi en sonununda
benim BİTKİLERLE HAŞİMATO TROİD tedavisinin olup olamayacağına düşündürdü. Geçmişte
kullandığımız BİTKİLERLE bu hastaların yaşadığı problemlere uygun BİTKİLERLE anneme bir Terkip
hazırladım. Annemin sonuç alamadığımız ilaçların sonuncusu Atom uygulamasında sonuç vermeyince
Terkibi kullanmaya başladı..
Şimdiye kadar kullandığı ilaçları bırakarak 3-4 ay gibi ara vemeden
Kullandığı BİTKİSEL ürünlerin sonucunda tahlil yaptırdı..
Sonuç… Hem bizleri hemde doktorları şaşırttı.. Hiç bir şey kalmamış, nodüller yok olmuş, Anti TPO ları
düzelmiş, Tsh ları düzelmişti..
İşte Rabbim sebep etmiş bu olmaz denilen oldurmuştu.. Şükürler olsunki bu Tecrübemiz bir çok
kimselere tavsiye ederek takip etmelerini rica ettik.. SONUÇ MÜKEMMELDİ..
Şimdi bu hastalığı olanların neler yapmalı hakkında kısaca bilgilendirmek istedim.

Haşimato nedir?
Ciddi bir otoimmün hastalık olan haşimatoda bağışıklık sistemi sağlıklı hücrelere saldırarak tiroid
bezinin daha az salgı yapmasına neden olur. Bu hastalıkta vücut, tiroit bezini ortadan kaldırmak
amacıyla yüksek oranda anti-tiroglobulin ve anti-TPO antikoru üretir. Antikorlar tiroid bezine bağlanır
ve hücreleri harap etmeye başlar. Aynı zamanda tiroid bezinde çok sayıda iltihap hücresi birikir ve
tiroid hücreleri hasar görerek tiroit hormonunda azalmalara neden olur. Tiroid bezi küçülür ve yeterli
oranda hormon sentezlenemediği için hormon yetersizliği meydana gelir. Hasatlığın ilk sürecinde
hastalarda hafif bir guatr rahatsızlığı görülür ve kanda TSH, T3 ve T4 hormonları normalken anti-TPO
antikor yüksekliği saptanır. Hastalık ilerledikçe hafif seyreden tiroid hormonu yetersizliği trioid
yetmezliğine dönüşür.
Haşimato belirtileri nelerdir?
Haşimato hastalığının klinik bir bulgusu yoktur ve görülen belirtiler hastalığa özgü değildir. Genel
olarak kilo alma, kabızlık, seste değişiklik, karam, yorgunluk, kolay üşüme, cilt kuruluğu gibi belirtilere
sık rastlanır. Ancak bu belirtiler birçok hastalıkta görüldüğünden dolayı hastalığın tespiti zordur. Bu
belirtilere ek olarak;

  • Adet düzensizlikleri
  • Dilde büyüme
  • Asabiyet
  • Depresyon
  • İştahsızlık
  • Soluk cilt rengi
  • Göz altlarında ve yüzde şişme
  • Konuşmada yavaşlama
  • Konsantrasyon bozukluğu
  • Unutkanlık ve hareketlerde yavaşlama
  • Nabız sayısında düşme gibi belirtiler de gözlenebilir.

Hastalığın ilerleyen sürecinde kanda sodyum düşüklüğü, cinsel istekte azalma, göğüsten süt gelmesi,
uyku apnesi, karpal tünel sendromu, akciğer ve kalp zarlarında sıvı birikmesi gözlenebilir. Genellikle
haşimato hastalarının kan kolesterol düzeyleri yüksektir ve bu durum kalp damar hastalıklarına yol
açabilir. Bazı ilerlemiş haşimato vakalarında karında akciğerde ve kalp zarında sıvı birikimi görülebilir.

DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Uyku düzensizliklerine dikkat etmeli,
Beslenmelerine önem vermeli 3 öğün tüketmesi şekerli, tatlı, tuzlu, Hamur işi, Kızartmalar, çay ve
kahve tüketiminden sakınmalı.
Sabah akşam 30 dk. Yürüyüş yapmalı
Bağışıklık sistemini kuvvetlendiren gidalar tüketmeli
Günde 2 litre ılık alkali su tüketimi olmalıdır.


polikistik-over.gif?fit=900%2C425&ssl=1
31/May/2019

Polikistik Over nedir? Belirtileri nelerdir?

Polikistik Over, çoğunlukla 30 yaş üstü kadınlarda görülmektedir. Bu hastalık, hormonal dengeyi bozabilmektedir. Yumurtalıklarda bazı sıkıntılar oluşturan bu rahatsızlık, hipertansiyon, pıhtılaşma bozuklukları, obezite gibi sonuçları doğurabilmektedir. Erkeklik hormonunun baskın bir şekilde artış göstermesi üzerinde adet düzensizliği ve tüylenme ile sonuçlanmaktadır.

Polikistik Over Sendromu  (PKOS) ise en sık 30 yaş altı kadınlarda görülen ve yumurtalıklarda kalın bir yumurtalık dokusu içinde iyi huylu birçok kist ile karakterize bir hastalıktır.

Bu olgularda kronik anovülasyon yani yumurtlama olmaması söz konusudur. PKOS beyinde hipofiz bezinden salgılanan LH ve FSH hormonlarının anormal şekilde üretilmesinden kaynaklanır. Bu dengesizlik neticesinde her ay düzenli olarak yumurtalıklarda yumurtlama olmaz. Bunun sonucunda da yumurtalıklardan erkeklik hormonu(testesteron) üretimi artar. Diğer pek çok hormonal hastalık gibi PKOS’nun da nedeni tam olarak bilinmemektedir. Günümüzde kabul edilen PKOS ortaya çıkış mekanizması kabaca şu şekildedir. LH’daki artış yumurtalıklarda erkeklik hormonu yapımını arttırır. Salgılanan bu erkeklik hormonları yağ dokusunda östrojene dönüşmekte, ve bu östrojen dönüşte LH üretimini arttırmakta ve bir kısır döngü ortaya çıkmaktadır. Bu kısır döngü kilo kaybı veya yumurtalıkların baskılanması gibi etkenlerle kırılabilir. Yine kilo fazlalığına bağlı olarak vücudumuzda şeker metabolizmasını düzenleyen hormon olan insülüne karşı bir direnç ortaya çıkmakta ve neticede hormonal denge bozularak yine bu kısır döngü elde edilebilmektedir. Polikistik over hastalığı üreme çağındaki kadınların %3 ile 5’ini etkileyen yaygın bir tablodur.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Hastalık genelde adet düzensizliği ile başlar.
Sivilce, yağlı cilt, tüylenmede artış olur.
İnfertilite (kısırlık), ve kilo artışı gibi belirtiler verir. .
Zaman zaman amenore yani hiç adet görmeme olabilir. Gecikmeyi takiben görülen kanama genelde fazla miktarda ve uzun süreli olabilir.
Bu düzensizlik yumurtlamada bir bozukluğun rezerve ne kalite düşüklüğü  işaretçisidir. .
PKOS hastalarında androjen hormonları olması gerekenden daha fazla miktarlarda bulunur ve bu nedenle erkek tipi tüylenme, sivilce ve hatta erkek tipi saç dükülmesi ortaya çıkabilir.
PKOS hastaları genelde gebe kalmak için tedaviye gereksinim duyarlar.
PKOS hastalarının yaklaşık %40’ında şişmanlık problemi vardır.
PKOS’ nu görülen hastalarda insilün direnci,
Kan şekeri düşüklüğü meydana gelmektedir
PKOS hastalarının %25-35’inde 30’lu yaşlarda tip 2 şeker hastalığı ortaya çıkar.
PKOS’da görülen hormonal değişiklikler tansiyon problemlerini de beraberinde getirirler.
Aynı zamanda bu hastalarda kolesterol yüksekliği de ortaya çıkar. Her iki durumda kalp hastalığı açısında yüksek risk faktörleridir.

Uzun süreli adet düzensizlikleri endometrium kanseri riskini arttırır. Yumurtlama olmadığı için endometrium üzerinde progesteron hormonu desteği olmaz ve bu nedenle endometrium uzun süre sadece östrojene maruz kalır, bu nedenle kanser riski artar.

ADET DÜZENSİZLİĞİ TEDAVİSİ NASIL YAPILIYOR?

Daha önce belirttiğimiz gibi PKOS’da ovülasyon problemlerine bağlı olarak düzensiz ve yoğun kanamalara sıkça rastlanır. Bu nedenle tedavide asıl amaç yumurtlamayı yeniden sağlamaktır. Eğer çocuk isteği varsa yumurtlamayı uyarıcı ilaçlar kullanılabilir ancak olası yan etkileri nedeni ile bu tür ilaçlar uzun süreli kullanılamazlar. Fazla kilolar hem PKOS’lu hem de PKOS olmayan hastalarda adet problemlerine yol açan nednelerden biridir. Yağ dokusunda fazla miktarda östrojen üretilmesi nedeni ile ovülasyon bozuklukları görülür. şişman hastalarda kilo verilmesi çoğu zaman yumurtlamanın yeniden başlaması için yeterli olmaktadır.
Bunlara rağmen adet olamayan bayanlarda hipofiz bezinde hormonların salgılanmasını destekleyici BİTKİSEL Terkip önerilir. 3~6 ay gibi süre hastanın şikayetlerinden kurtulduğu gözlemlenmektedir.
Eğer çoçuk düşünülmekte ise bu konu ayrı ele alınarak Takviye edici  BİTKİSEL ÜRÜNLER i kulallanarak Doktor kontrollerinde PKOS Kurtulmaları sağlandığı gözlemlenmiştir.

POLİKİSTİK OVER SENDROMU OLAN HASTALARIN DİKKAT ETMESİ GEREKLİ KONULAR NERLERDİR?

Akşamları uyku saatlerine önem verilmeli, geç saatte yatmamalı
Hormonlu gıdalardan uzak durmalı
Aşırı stresten kaçınmalı
Hazır gıdalardan uzak durmalı
Aşırı tatlı ve çıkolata tüketiminden kaçınmalı
Yeşil taze maydanoz, dereotu, nane, semizotu tüketilmeli
Soğan, sirke, sarımsak tüketimi önerilir.

PKOS olan hastalara önerilen bitkisel destek ürünleri İLAÇ olmamakla beraberinde DOKTOR kontrolünde takip edilmesi önerilir. DOKTOR’ unuza sormadan kullanılması ÖNERİLMEZ..


gravatlıAdam.jpg?fit=850%2C468&ssl=1
31/May/2019

Selamın Aleyküm;

Uzun zamandır tecrübelerimizi daha geniş kitlelerle paylaşmak, insanların yüreğine dokunabilmek istiyorduk.
Nitekim “derdi veren dermanını da vermiştir” düşüncesiyle çıktığımız bu uzun soluklu yolculukta pek çok tecrübemiz oldu. Kimine derman olduk, kimine yoldaş. Rabbimizin verdiği nimetleri, edindiğimiz ilmi ve bilimi yoğurup hizmete sunduk. Doğa ananın bize sunduğu eşsiz menüyü tecrübelerimizle harmanlayıp bir çok devaya aracı olduk. Bugünden itibaren deneyimlerimizi paylaşacağımız blog sayfamız hizmetinize girmiştir. Sorularınızı ve düşüncelerinizi belirtmekten çekinmeyiniz. Şifa blogumuzu hizmetinize yeni açtığımız için konuların eklenmesi biraz zaman alacaktır.

Şimdiden ilginize teşekkür ederiz.


dogal-sifa-footer

Doğal Şifa Lokman Hekim, tedavi edici sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez aracı olan hekim reçetelerini hastalar için doğru, güvenilir ürünlerle zenginleştirmeyi öncelikleri arasına almıştır. Bunu yaparken hekimlerimize de güçlü ve emin olacakları tedavi alternatiflerini doğru ve güvenilir ürünlerle sunmayı hedeflemiştir. "Derdi veren dermanınıda vermiştir" fıtratıyla çıktığımız yolculuğumuzda sizlere yardımcı olmaktan mutluluk duyuyoruz.

Site içerisindeki tüm görseller ve metinlerin telif hakkı Doğal Şifa Lokman Hekimdedir